Prof. Dr. Saraçoğlu: ‘Karaciğer için maydanoz limon kürü’

Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin dijital interaktif dergisi ‘Samsun E-Dergi’nin 4’ncü sayısına röportaj veren Cumhurbaşkanı Başdanışmanı, Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu Üyesi, Kimya Mühendisi Prof. Dr. İbrahim Adnan Saraçoğlu, hastalıklara karşısında reçetelerini paylaşıp özel kürlerin tariflerini anlattı.
Kronik yorgunluk hissinin kaynağı karaciğer
Prof. Dr. Saraçoğlu, kronik bitkinlik duygusal, ciltte sivilce oluşumu gibi şikayetlerin en temelde kaynağının karaciğer olduğuna dikkat çekerek, “Karaciğerin sağlıklı çalışması ve bu organın bağışıklık sistemini kuvvetlendirmek için önerdiğim ve kitaplarımda da bahsettiğim beslenme öğelerinin en başında maydanoz, limon, enginar ve kereviz gelmektedir. Bu sebzelere beslenmemizde çoğunlukla yer vererek ve yılda 3-4 kere kür şeklinde uygulayarak karaciğer sağlığımızı korumamız olası olabilmektedir” diye konuştu.
15 jurnal kür
Özellikle maydanozun, karaciğerdeki ve cilt altındaki iltihabın dışarı atımını sağlayacak güçte moleküllere sahip olduğunu, limonla da bir araya geldiğinde moleküllerin aktif ülkü geldiğini söyleyen Prof. Dr. Saraçoğlu şunları söyledi:
“Bu sayede maydanoz limon kürü; karaciğerin bağışıklık sistemi, karaciğer yağlanması, hepatit B, sivilce gibi deri sorunlarında da etkin. Kronik yorgunluk hissi, ciltte sivilce oluşumu, karaciğer yağlanması ve hepatit B için maydanoz-limon kürü çok faydalı. Maydanoz kürü şöyle yapılır; 15–16 dal maydanozu sapları ile beraber blendere atılır. Üzerine iki yemek yemek kaşığı limon suyu ve yarım su bardağından biraz artı su ilave edilir. İki dakika blenderden geçirilir. Günde bir kere sabahtan kahvaltıdan 15 dakika önce tamamı içilir. 15 jurnal uygulamadan sonradan 5 jurnal ara verilir ve yeniden 15 gün uygulanır.”
“Çınar yaprağı kireçlenmeye karşısında etkin”
bunun dışında çınar yaprağının faydalarını da anlatan Prof. Dr. Saraçoğlu, “Çınar yaprağında bulunan sekonder metabolitler ile kireçlenmede etkindir. Çınar yaprağının kireçlenme dıştan etkili olduğu hastalıklardan bazıları arasında bel ve boyun fıtığı, romatizma, sara, uyku sorunu yer almaktadır. Çınar yaprağının antidepresan ve ağrı kesici özelliği de bulunmaktadır. Çınar yaprağının bir tedarik tansiyonu yükseltme özelliği olduğundan kan basıncı dengesine tezgâhtar olarak Kuşburnu bitkisi ile kullanılması gerekir” ifadelerini kullandı.
“İki cins sonrasını etkiliyor”
Obeziteye de dikkat çeken Prof. Dr. Saraçoğlu, “Maalesef oysa, büyük kent hayatının getirmiş olduğu hazır katkılı yiyecek, GDO’lu ürünlerin tüketiminin artması ile obezite, diyabet gibi hastalıklarla genç yaşta uğraş eden bir tür yetişmekte. Unutmayın fakat, ne yerseniz o’sunuz! Şöyle ki, bugün yediğiniz gıdaların zararları ya da negatif etkilerinin size dönüşü 2 nesil ardından yani torununuzun bağışıklık sistemine tesir etmektedir. Senelerdir uyarı çekmeye, anlatmaya çalıştığım konu cet tohumu, Anadolu topraklarının ayrıcalığıdır. Atalarımızın, Anadolu’nun geleneksel beslenme alışkanlıkları ile besin kültürümüzü bitmiş gençlerimize kazandırmak, GDO’suz, soy tohumu ile yapılmış ‘tahıl, sebze, meyve, et’ ürünlerinin sürdürülebilir olması çok önemlidir” dedi.