Uzmanlardan kalp krizi uyarısı

Güven Hastanesi Kardiyoloji Bölümünden Uzman Doktor Tuğba Kayhan Altuner, kalp krizi belirtileri ve yürek krizini durdurmak için uyarı edilmesi gerekenler hakkında açıklamalarda bulundu. Kalp krizinin belirtileri hakkında bilgiler veren Uzm. Dr. Altuner, “Miyokard enfarktüsü olarak da adlandırılan yürek krizi, kalp kasının bir kısmı yeterince kan almadığında oluşur. Yürek krizinin en sık belirtisi, göğüs ağrısı veya göğüste rahatsızlık hissidir. Göğsün ortasında ya da sol tarafında birkaç dakikadan uzun süren veya gidip gelen tekrarlayan sızı; rahatsız edici baskı, sıkışma, dolgunluk gibi hissedilebilir. Nadiren, sersemleme veya baygınlık şehvetli, çene, boyun, sırtta sancı veya rahatsızlık, göğüste ağrı olmaksızın bir ya da iki kolda, omuzda ağrı ya da hastalık, ani başlangıçlı göğüs ağrısıyla birlikte ortaya çıkan solunum yetmezliği da kalp krizinin belirtisi olabilir. Kalp krizi, ara sıra hiçbir semptom göstermeyebilir. Bilhassa yaşlılarda ve şeker hastalarında yürek kirinizin bulgu göstermemesi daha yaygın bir durumdur” ifadelerini kullandı.

“45 yaşının üstünde erkekler, 55 yaşının üzerindeki kadınlar daha genç bireylere tarafından kalp krizi açısından daha pozitif tehlike altında”

Yürek krizinin en sık hangi yaş aralığında görüldüğü hakkında da bilgiler veren Uzm. Dr. Altuner, “Kalp krizi her yaşta ortaya çıksa da yaşla birlikte görülme sıklığı artmaktadır. 45 yaşının üstünde erkekler, 55 yaşının üzerindeki kadınlar daha genç bireylere kadar kalp krizi açısından daha fazla tehlike altındadır. Kalp krizi belirtileri ve belirtilerin ciddiyeti bireyden bireye farklılık gösterebilir. Bazı kişilerde şiddetli göğüs ağrısı olurken bir takım bireylerde fazla hafif bir ağrı olabilir veya hiç bulgu göstermeyebilir. Kadın ve erkekler arasında belirtiler benzerdir. Oysa kadınlarda, bulantı, kusma, sırt ve omuz ağrısı gibi fazla tipik olmayan belirtiler, erkeklere nazaran birazcık daha artı gözlemlenir” dedi.

“Yürek krizi, bir veya pat diye artı koroner damar denilen kalp damarlarının tıkanması sonucu meydana gelmekte”

öte taraftan vatandaşlara uyarılarda da bulunan Uzm. Dr. Altuner, yürek krizinin nedenlerini ise şu şekilde sıraladı:

“Kalp krizi, bir ya da birdenbire artı koroner damar denilen kalp damarlarının tıkanması sonucu meydana gelmektedir. Koroner damarlar, yıllar içinde kanda dolaşan kolesterol ve yağların damar duvarında birikmesi sonucunda daralmaya başlar ve damar sertliği (ateroskleroz) oluşur. Bu şart da yürek krizine neden olabilir. Koroner damar hastalığının oluşumuna neden olan risk faktörleri, bununla beraber yürek krizinin de risk faktörleridir. Kalp krizinin risk faktörleri ise, yaş, ailede yürek hastalığı (erkek akrabalarda 55, bayan akrabalarda 65 yaşından önce yürek hastalığı öyküsü), yüksek kolesterol ve trigliserit seviyesi, hipertansiyon, diyabet, sigara kullanımı, somut aktivite azlığı, obezite, gerginlik olarak sıralanabilir.”

“Covid-19 enfeksiyonu sonrasında kalp damarlarının pıhtı ile tıkanması sonucu oluşan yürek krizi nadirdir”

Şuan gündemde olan Covid-19 pandemisinin ve korona virüs enfeksiyonunun yürek krizini tetikleyip tetiklemeyeceği konusundaki soruları da yanıtlayan Uzm. Dr. Altuner, “Covid-19 enfeksiyonu sonrasında kalp damarlarının pıhtı ile tıkanması sonucu oluşan kalp krizi nadirdir. Oysa Covid-19 enfeksiyonu sonrasında, yürek kası hasarı, yürek etrafındaki zarda istikrarsız toplanması, anemi, düşük oksijen seviyesi, kalp hızında artış gibi nedenlerle kalbin beslenmesinin bozulması gibi komplikasyonlar daha sık görülmektedir. Covid-19 enfeksiyonu ardından göğüs ağrısı, çarpıntı, nefes darlığı gibi belirtilerin olması durumunda mutlaka kardiyoloji bölümüne başvurulması gerekmektedir” şeklinde konuştu.

“Yürek krizinden daha sonra yürek dokusu her dakika daha fazla hasarlanır”

Kalp krizinin tedavi yöntemleri hakkında da bilgiler veren Altuner, “Yürek krizinden sonradan yürek dokusu her dakika daha pozitif hasarlanır. bu nedenle kan akışını hızlı bir şekilde eski haline getirmek, yürek hasarını önlemeye tezgâhtar olur. Yürek krizi tedavisinde, ilaç tedavisiyle birlikte koroner anjiografi ile tıkalı damar saptama edilerek gerisinde tıkalı damarı başlamak için stent ya da koroner atardamar bypass cerrahisi gibi seçeneklerden hasta için yerinde olanına başvurulur” diye konuştu.

“Damar sertliğine neden olan risk faktörlerinin denetleme altına alınması kalp kriz riskini de azaltır”

Yürek krizi riskini devirmek için nelere uyarı edilmesi gerektiği konusunda da bilgilendirmelerde yer alan Kardiyoloji Uzmanı Doktor Tuğba Altuner şunları kaydetti:

“Damar sertliğine neden olan tehlike faktörlerinin kontrol altına alınması kalp kriz riskini de azaltır. Aile öyküsü, yaş, cinsiyet gibi risk faktörlerini başkalaştırmak muhtemel değildir. Ancak hayat biçiminde yapılacak bazı şansın dönmesi, yürek hastalıklarına yakalanma riskini dolayısıyla da yürek krizi riskini azaltacaktır. Sigarayı vazgeçmek, kilo kontrolünü karşılamak, somut aktiviteyi artmak, stresle baş etmeyi öğrenmek kalp krizi riskini azaltan faktörlerden bazılarıdır. Hem, kan basıncının, kan şekerinin, kan kolesterol seviyesinin de denetim altında tutulması gerekir. Uyumlu kardiyoloji kontrolleriyle kalp krizine neden olabilecek koroner kalp hastalığının erken tanısı yapılabilmektedir. Tehlike faktörlerinin düzenli yapılan biyokimyasal testlerle farkına varılması ve tedavi edilmesi, hipertansiyonun teşhis ve tedavisi kalp krizini önlemede oldukça önemlidir. Unutmayalım hayatı hoş yapan dinç bir yaşamdır. böylece kalbimizi koruyalım ve ona iyi bakalım.”