“Çöl tozları astımlı çocuklar için büyük tehdit oluşturuyor”

Medipol Mega Üniversite Hastanesi Çocuk İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Bölümünden Doç. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğlu, son günlerde sıkça duyulan çöl tozlarına karşısında astım hastalarını uyardı. Doç. Dr. Nacaroğlu, çocuklarda astım bulgularını kötüleştirebilen faktörlere astım tetikleyicileri denildiğini belirterek, “Dış ortamda bulunan astım tetikleyicileri, kirletici maddeler ve partikül maddelerdir. Partikül madde, havada asılı bulunan farklı alanlara yönlendirilmiş kimyasal bileşiklerdeki katı partiküller ve sıvı damlacıkların bir karışımıdır. Fosil yakıtlar, dizel egzoz partikülleri, endüstriyel faaliyetler, amonyak, sülfür, azot oksitleri, bitki polenleri ve yerden kalkan tozlar farklı alanlara yönlendirilmiş partikül madde kaynaklarıdır. Havada yer alan partikül madde PM2.5 (çapı 2.5 m ya da daha ufak) ve PM10 (çapı 10 m veya daha ufak) olarak ifade edilir. PM2.5, daha büyük partiküllere göre havayollarına daha iyi nüfuz ederek öksürük, hırıltı, nefes almada güçlük gibi daha ciddi solunum sistemi şikayetlerine neden olabilir. Mikro tanecikler olan bu partikül maddeler bilhassa büyük kasaba içinde yüksek miktarda bulunarak hem çocuklarda keza de erişkinlerde solunum yollarında tahrişe niçin olarak astım şikayetlerinin daha da artmasına katkıda bulunabilir” diye konuştu.
“Akciğer fonksiyonlarında azalmaya neden olabilir”
Partikül maddelerin her zaman oluştukları bölgeyi etkilemeyip, oluşum yerlerinden uzakta bölgelerde de etkili olabildiğine uyarı çeken Doç. Dr. Nacaroğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Yel faaliyetleri, sıcaklık değişiklikleri, yağmurlar ve öteki atmosferik hadiseler partikül maddelerinin uzaktan bölgelere taşınmasına ve insan sağlığı üzerine negatif etkilerinin artırmasına neden olduğu biliniyor. Bilhassa çöllerden rüzgarlar aracılığıyla taşınan partiküller, toz fırtınası ya da toz olayı olarak adlandırılan hadiseler partikül madde yoğunluğunun daha da artmasına neden olabilir. Astımlı çocukların bu çöl fırtınası ve toz hadiseleri boyunca partikül maddelere uzun süreli, yoğun miktarda ve tekrarlayıcı şekilde maruz kaldığı ve bu maruziyetin astım şikayetlerinde artış, astım alevlenmesi, akciğer fonksiyonlarında azalma gibi önemli sorunlar oluşturduğu yapılan çalışmalarda gösterilmiştir”.
“Çöl tozuna karşısında ağız ve burnu maskeyle kapatın”
Doç. Dr. Nacaroğlu, küresel iklim değişikliği ile birlikte astım hastalarının şikayetlerinin arttığına işaret ederek, “Yeniden son yıllarda küresel ısınma, endüstriyel faaliyetlerin artması, eski kalıntı yakıtların yaygınlaşması, trafik faktörü, nüfus artışı, orman yangınları, deniz sularının kirlenmesi gibi çoğalan insan faaliyetleri, doğal iklim değişikliğini hızlandırarak çöl fırtınası ve çöl tozları gibi küresel iklim değişikliği sorunlarının görülme sıklığını artırdı. bu nedenle astımlı çocukların bu hadiselerde gelişen şikayetlerinin ve astım ataklarının önlenmesi için çöl tozları içinde yer alan bu fazla çeşitli tetikleyici partikül maddelere maruziyetin engellenmesi yük talep ediyor. Hastalar ile aileleri bu koşul konusunda bilinçli olmalı ve çöl fırtınası olan günlerde dışarıda çıkmamalıdır. Hem bu dönemlerde dışarıda çalışma yapmaktan kaçınılmalıdır. Dışarıda olunması gereken zamanlarda ise ağız ve burun maske ile kapatılmalıdır. Yine çalışmalarda ev içerisinde HEPA filtreli hava temizleyicilerinin kullanılmasının çöl tozlarından kaynaklı iç ortamdaki partikül madde konsantrasyonlarını anlamlı derecede azalttığı ve astımlı çocukların partikül madde maruziyetini azalttığı gösterilmiştir” ifadelerini kullandı.