‘Göğüs kafesi şekil bozukluklarında erken farkındalık tedavi başarısını artırıyor’

Medicana Ataşehir Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Celalettin Kocatürk, göğüs kafesinde oluşabilen şekil bozuklukları hakkında açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Celalettin Kocatürk, göğüs kafesi şekil bozuklarının, kaburgalar ve iman tahtası arasında yer alan kıkırdakların fazla gelişmesi nedeniyle meydana geldiğini belirterek, “Göğüs kafesinin şeklinden duyulan rahatsızlık mevcuttur. Nadiren nefes darlığı, çarpıntı ve göğüs ağrısı olabilir. Göğüs kafesi şekil bozukluklarının çare edilmemesi kişinin psikolojisini ve sosyal yaşantısını etkilemektedir. Kunduracı göğsü (içe çöküklük) ve güvercin göğsü (dışa çıkıntı) olarak adlandırılan iki esas şekil bozukluğu tipi bulunur” ifadelerini kullandı.
Göğüste oluşan içe çöküklüğe değinen Prof. Dr. Kocatürk, “İman tahtasının içeriye doğru çökük olmasından kaynaklı olan bir şekil bozukluğudur. 300 canlı doğumda bir görülür. Erkeklerde 4-6 kat daha sıktır, ailede bireylerinin birinde varsa diğerlerinde görülme sıklığı yüksektir. Çocuklukta başlayıp, yaş ilerledikçe belirgin ayla kazanç. Omurga eğrilikleri, kamburluk veya öteki kemik, adale anormallikleri eşlik edebilir. Ne dek erken ayrım edilirse çare başarısı da öyle yüksek olmaktadır” dedi.
Prof. Dr. Kocatürk, kunduracı göğsü problemi yer alan kişilerin sosyal olarak kendilerini iyi hissetmediklerini söyleyerek:
“Yazın denize girmek ve spor yerine getirmek istemezler. İman tahtasının içeriye çökük olması, hastaların yüzde 1-2’sinde kalbe ve akciğerlere bası yapmaktadır. Hastaların geri kalanlarında şekil probleminden kaynaklanan şikayetler vardır. Her yaşta ameliyat yapılabilse de ameliyat için ideal yaş genel olarak 13-16 yaş arasıdır. Erken dönemdeki hastalarda ameliyat dışı yöntemlerle de tedavi mümkündür (Vakum yöntemi). Eskiden bu kişilere göğsün ön kadar büyük bir kesi ile yapılan “Ravitch Ameliyatı” göğsün ön tarafında ciddi bir iz kalması, uzun sürmesi, kanama gibi problemler nedeniyle günümüzde popülerliğini yitirmiştir” diye konuştu.
Prof. Dr. Kocatürk, sözlerine şöyle devam etti:
“Son yıllarda göğsün her iki kadar iz kalmayacak şekilde yapılan “Nuss Yöntemi” tercih ediliyor. Ameliyat yaklaşık 40 dakika sürerken, hastalar 4 jurnal hastane yatışı sonrasında taburcu olabiliyor. Güvercin göğsü (dışa çıkıntı), kaburgalar ve iman tahtası arasında yer alan kıkırdakların iman tahtası kemiğini dışa doğru itmesi nedeniyle oluşur. Güvercin göğsü bin doğumda bir görülür, erkeklerde 4 kat daha fazladır ve erginlik döneminde biçimsizlik daha bariz ülkü gelir. Hastaların yüzde 25’inde aile öyküsü vardır, hastalığa en sık eşlik eden bozukluk skolyozdur. Bu ameliyat türleri olası olduğunca göğüs kafesi sertleşmeden yapılırsa başarı oranı daha da artıyor. Erken dönemde tanı konulan hastalarda, göğüs kafesinin elastik olduğu dönemde ameliyat dışı yöntemlerle de (ortez) yüz güldürücü sonuçlar alınabilir. Bir Takım hastalara ise kapalı bir yöntem olan Abrahamson Metodu ile ameliyatla düzeltme yapılmaktadır. Ameliyat takriben 40 dakika sürmektedir. Nadiren açık ve kapalı yöntemler birlikte uygulanabilir. Bütün yaşlarda ameliyat yapılsa da ideal yaş 14-17 aralığıdır”